TERONOSİTİK

TERONOSİTİK

Teranostik, kişiye özel tedaviyi temel alan, bir kavramdır.  Temelinde kişiselleştirilmiş tıp ile aynı anlama gelmektedir. Bu strateji, tedavi etmesi planlanan ilaç ile teşhis yöntemini ilişkilendirmektedir. Sonuç olarak, kullanılan ilaçtan fayda görecek muhtemel hastalar bir tanı testi ile belirlenmiş olurken, ilaçtan fayda görmeyecek hastalara da gereksiz tedavi yapılmamış olur.

Nükleer tıpta teranostik yaklaşım ise tanısal görüntüleme yöntemlerini ve bu yöntemler ile ilişkili radyonüklid tedavi yöntemlerini içermektedir. Bu bağlamda kanserli dokuları hedefleyen akıllı moleküller ile tanısal görüntüleme yapıldıktan sonra, aynı akıllı moleküller tedavi amaçlı radyoaktif maddelerin kanserli hücrelere taşınması için kullanılır. Sonuç olarak, sadece hedeflenen kanserli dokulara, moleküler düzeyde radyasyon verilerek tedavi yapılabilir.

 Bu çağdaş tedavi stratejisi “her hastalığa bir ilaç” yaklaşımının aksine, doğru hastaya, doğru tedaviyi, doğru doz ve zamanda vererek daha hedefe yönelik ve etkin bir tedavi imkânı sağlar.

Teranostik, kavram olarak yeni ortaya atılmış olmakla birlikte, tiroid kanserinin tanı ve tedavisinde etkinliği ve güvenliği kanıtlanmış olan radyoaktif iyot (İyot-131), 70 yıldan fazladır yıldır Nükleer Tıpta kullanılmaktadır ve ilk teranostik ilaç olarak kabul edilmektedir. 

Son yıllarda benzer bir örnek nöroendokrin tümörlerin tanı ve tedavisinde gerçekleşmiştir. Nöroendokrin tümörlerin üzerinde bulunan somatostatin reseptörlerini hedef alan radyonüklid tedavilerin 2000 yılından bu yana kullanımı giderek artmıştır. Farklı radyoizotopların (Lutesyum-177) kullanılmaya başlanmasını takip eden yeni çalışmalar ile nöroendokrin  tümörlerde nöroendokrin tümörlerdeki somatostatin reseptörleri hedef alan radyonüklid tedavilerin etkinliği ve hastalıksız sağ kalım süresini artırdığı ispatlanmıştır. Bu tedavide nöroendokrin tümör hücrelerinde bulunan somatostatin reseptörlerini bağlanan akıllı moleküller kullanılarak, önce tanısal amaçlı PET görüntüleme ardından aynı akıllı moleküller ile işaretlenmiş radyoaktif maddeler ile tedavi yapılabilmektedir. Bu gelişmeleri takiben benzer mekanizmayı kullanan tedaviler farklı kanser tiplerinde de kullanılmaya başlanmıştır. Nükleer Tıp hekimleri ve araştırmacıları, teranostik deneyimleri sayesinde günümüzde prostat kanserinin tanı ve tedavisinde kullanılan, prostat kanser hücreleri üzerindeki reseptörleri hedef alan akıllı molekülleri geliştirmiştir. Prostat kanserinde tanısal amaçlı kullanılan PSMA PET/BT ve hormona dirençli metastatik prostat kanserinin radyonüklid tedaviler yapılan çalışmaların artması ile tanı ve tedavi algoritmaları içinde yerini alma yolundadır.

Ana SayfaBizi Arayınİletişim